Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 27 Şubat 2025 tarihli kararına göre avans faizi isteme hakkı bulunan tarafın en yüksek mevduat faizi istemesi halinde, en yüksek mevduat faizini geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizine hükmedilmesi gerekir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21 Mayıs 2025 tarihli kararına göre koşulların bulunması hâlinde sonradan gösterilen delillerin basit yargılama usûlünde de incelenmesi mümkündür.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21 Mayıs 2025 tarihli kararına göre borcu sona erdiren belgenin HMK sistematiğinde öngörülen sürede ibraz edilmesi gerekir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 15 Ocak 2025 tarihli kararına göre TTK 1188 hükmünün gerekçesinde de belirtildiği gibi yargı yolu ibaresinden, icra takibine başvurulan icra dairelerinin de anlaşılması gerekir.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 19 Mart 2025 tarihli kararına göre hakem bilirkişi raporu hakkında HMK 439 hükmü kapsamında hakem kararının iptal davası açılamayacağından hukukî bir temele dayanmayan davanın usûlden reddine karar verilmesi gerekir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 30 Haziran 2025 tarihli kararına göre fazla çalışma ücreti davalarında kural olarak elektronik kayıtlarda zaman damgası olmaması, hükme esas alınmasına engel teşkil etmez.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 06 Şubat 2025 tarihli kararına göre başhakemin oğlunun, hakemin kurucusu olduğu hukuk bürosunda çalışması, hakem kararının iptali koşullarını oluşturmaktadır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 18 Haziran 2025 tarihli kararına göre belirsiz süreli iş sözleşmesinin usûlüne uygun ihbar öneli tanınmaksızın feshedilmesi durumunda ihbar öneli sonuna kadar işyerinde uygulanan ücret artışından işçi yararlanacaktır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 16 Haziran 2025 tarihli kararına göre telekonferans yoluyla yapılan arabuluculuk sürecinde son tutanağın düzenlendiği tarih, son tutanaktaki tüm imzaların tamamlandığı tarihtir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 29 Mayıs 2025 tarihli kararına göre bildirim süresine altı haftanın eklenmesiyle oluşan süreyi geçmemek üzere işçinin İş Kanunu'na eklenen geçici 10/2 kapsamında ücretsiz izinde geçirdiği süre dikkate alınmalıdır.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 11 Mart 2025 tarihli kararına göre tahkim şartı sözleşmeden doğan uyuşmazlıklar için geçerli olup temel ilişkiden bağımsız munzam zarar taleplerini kapsamadığından uyuşmazlığın çözümünde genel mahkemeler yetkilidir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 26 Mayıs 2025 tarihli kararına göre 3533 sayılı Kanun kapsamında kurumlar arasındaki uyuşmazlıklar ile ilgili olarak Hakem sıfatıyla açılan davalara hakem sıfatıyla en yüksek dereceli hukuk hâkimi bakmalıdır.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 05 Mayıs 2025 tarihli kararına göre iş kazası için verilen vekaletnameden kaynaklı vekalet ücreti uyuşmazlıklarında, genel mahkemeler görevlidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 30 Nisan 2025 tarihli kararına göre geriye yürümeme ilkesi ve ıslah işleminin yapılmakla tamamlanmış usûlî işlem teşkil etmesi nedeniyle eldeki davada bu yeni hükmün uygulanamayacağı açıktır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 05 Şubat 2025 tarihli kararına göre şartları varsa davacının genel haciz yolu ile başlattığı takiple alakalı itirazın iptali davasında İİK 45 hükmü değerlendirilerek takibin iptaline karar verilmesi mümkündür.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 21 Ocak 2025 tarihli kararına göre kefillerin, tüm kira müddetince ve kira sözleşmesinden kaynaklanan tüm borçları için kiralayanlar tarafından kiracının ibrasına kadar sorumlu olduğuna ilişkin madde geçersizdir.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 21 Ocak 2025 tarihli kararına göre kefilin uzayan dönemdeki sorumluluğunun azami hangi süreyle ve hangi miktarla sınırlı olacağının kira sözleşmesinde açıkça gösterilmiş olması da şarttır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 12 Şubat 2025 tarihli kararına göre tahkim yargılaması sırasında yürütülen ceza soruşturmasının başlama tarihi ve kapsamı ile davacının kusurunun bulunmadığı gözetilip zamanaşımı def'inin reddine karar verilmelidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 19 Şubat 2025 tarihli kararına göre Adli Tıp Kurumu 2. Üst Kurulundan sözü edilen kurul raporları arasındaki farklılığa ilişkin çelişkileri giderici ve açıklayıcı rapor alınmalıdır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 15 Nisan 2025 tarihli kararına göre açılmamış sayılmasına karar verilen dosyada taraf seçimlik hakkını kullandığı için yeni davasında daha önce kullandığı seçimlik hakkın dışına çıkamaz.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 10 Mart 2025 tarihli kararına göre işverenin yıllık izin dönemine ilişkin ücreti izinden önce ödeme zorunluluğuna ilişkin yükümlülüğüne aykırı davranışı, işçi bakımından haklı nedenle fesih sebebi teşkil eder.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 26 Şubat 2025 tarihli kararına göre dairenin önceki uygulamasına güvenilerek açılan davalarda, mahkemece görüş değişikliğine bağlı olarak davacı aleyhine vekâlet ücreti ile yargılama gideri hükmedilmemesi gerekir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 06 Ocak 2025 tarihli kararına göre alacak veya işe iade davası, anlaşma belgesinin geçersizliğinin tespitine ilişkin davanın sonucunu bekletici mesele yaparak karar vermelidir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 14 Şubat 2024 tarihli kararına göre bölge adliye mahkemesinde belirsiz alacak davası açısından talep artırımı yapılmasına yasal bir engel bulunmamaktadır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 22 Ekim 2024 tarihli kararına göre dava dilekçesinde tanık deliline dayanmayan tarafın, davanın açılmasından altı gün sonra tanık listesini vermesi, HMK 145 hükmü kapsamında değerlendirilemez.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 05 Mart 2025 tarihli kararına göre hükmü veren bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasından sonra HMK 124 hükmü gereği taraf teşkili sağlanabilir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 24 Aralık 2024 tarihli kararına göre rücu hakkında davacının mal varlığındaki eksilme, ödeme tarihinde gerçekleştiğinden alacağın tamamına ödeme gününden itibaren faiz işletilmesi gerekir.
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin 12 Eylül 2024 tarihli kararına göre arabuluculuk tutanağı kapsamından sonuçlandırılan alacaklar bakımından gabinin (aşırı yararlanmanın) gerçekleşip gerçekleşmediği iddiası üzerinde durulmalıdır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 12 Şubat 2025 tarihli kararına göre şirket yöneticileri ile şirket arasında işçi - işveren ilişkisi mevcut olsa da, TTK 553 hükmü kapsamında açılacak sorumluluk davalarında iş mahkemeleri görevli olamaz.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 24 Şubat 2025 tarihli kararına göre arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra muaccel hâle gelen dönem için arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden davanın usûlden reddine karar verilmelidir.
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin 24 Aralık 2024 tarihli kararına göre asıl - alt işveren sıfatı olmayan zarara şahsi kusuruyla sebep olan üçüncü kişiler için uygulanması gereken zamanaşımı kuralı TBK 72 hükmü düzenlemesidir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 10 Aralık 2024 tarihli kararına göre avukatlık ücret sözleşmesi ile vekil ile müvekkil arasındaki uyuşmazlıklar tahkim yoluyla çözülebilir.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 19 Aralık 2024 tarihli kararına göre sicile kayıtlı bütün gemilerin kıymet takdiri, icra mahkemesince yapılması gerekmektedir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 15 Ekim 2024 tarihli kararına göre iradi taraf değişikliğinden önce yeni tarafa karşı arabuluculuk başvurusu yapılıp sonuçlandırılmışsa dava şartının tamamlandığı kabul edilmelidir.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 23 Ekim 2024 tarihli kararına göre müteselsil kefil borçluya, genel haciz yoluyla ilamsız takibin yanı sıra maliki olduğu ipotekli taşınmazın paraya çevrilmesine yönelik ilamlı icra takibi de yapılabilir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 04 Kasım 2024 tarihli kararına göre bir takvim yılının 365 gün olduğu kabul edilmeli ve işçinin bir günlük ücretinin 365 ile çarpımı suretiyle sendikal tazminat miktarına hükmedilmelidir.
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 06 Aralık 2024 tarihli kararına göre ilaca ilişkin tedbir kararı için dayanak alınacak yeterlilikte bir tıbbi otorite raporu dosyada yoksa davayı esastan çözecek nitelikte tedbir kararı verilemez.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 04 Kasım 2024 tarihli kararına göre işe başlatılmadığı sabit işçi yönünden boşta geçen süre alacağı için icra inkar tazminatı verilebilir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 10 Ekim 2024 tarihli kararına göre sözleşme sona ermediği halde feshe bağlı ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti konusunda yapılan anlaşma geçerli değildir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 21 Ekim 2024 tarihli kararına göre iş sözleşmesi devam ederken arabuluculuk tutanağının baskı altında imzalanması ve bir örneğinin işçilere sonradan verilmesi arabuluculuk tutanağının iptalini gerektirir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 27 Haziran 2024 tarihli kararına göre Kazakistan İş Kanunu'nun bireysel iş uyuşmazlığının çözümü için düzenlenen mahkemeye başvurma süreleri, zamanaşımı süresi niteliğindedir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18 Eylül 2024 tarihli kararına göre borçlar hukuku hükümlerine tabi olan bir işçinin dava dilekçesindeki kıdem tazminatı talebi yönünden TBK 437 hükmüne göre değerlendirme yapılmalıdır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 23 Ocak 2024 tarihli kararına göre arabuluculuk dava şartı mahkemece resen inceleneceğinden ayrıca dava şartı arabuluculuk son (anlaşmama) tutanağının iptalini istemekte hukuki yarar bulunmamaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22 Mayıs 2024 tarihli kararına göre davalıdan kaynaklı bir zarar ispatlanamadığından davalının taşıma sırasında kaybolan emtia yönünden sınırlı sorumluluk hükümlerinden yararlanması gerekir.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 26 Haziran 2024 tarihli kararına göre somut olayda müşterek ve müteselsil kefil, icra emrinde borçlu olarak yer alamayacağı gibi tapu sicilindeki ilgili de değildir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 15 Şubat 2024 tarihli kararına göre kefalet akdinde eş rızasının bulunup bulunmadığı hususunun mahkemece re'sen nazara alınması söz konusu değildir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 04 Haziran 2024 tarihli kararına göre davacının onamı olmaksızın kan ve idrar örneğinden narkotik test bakılıp henüz doğrulama sonuçları gelmeden sonucun işyerine açıklanması manevi tazminatı gerektirir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 24 Nisan 2024 tarihli kararına göre hakem Kurulu tarafsızlığın yargılama süresince korunması ve tarafsızlık şüphesini uyandıracak hal ve davranışlardan kaçınılması ilkesine aykırı hareket etmiştir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 24 Haziran 2024 tarihli kararına göre iş sözleşmesi belirsiz süreli ise bakiye süre ücretinden kaynaklı tazminata hak kazanılamaz.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 03 Temmuz 2024 tarihli kararına göre fiili hizmet müddeti zammının sigortalılık süresi yönünden sigortalılık başlangıç tarihini geriye götürecek şekilde ek bir sigortalılık süresi veremez.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 18 Nisan 2024 tarihli kararına göre işe başlatmama suretiyle feshe bağlı alacaklar için işe iade davasından önce düzenlenen arabuluculuk başvurusundan ayrı başvuruda bulunulması gerekir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 06 Mayıs 2024 tarihli kararına göre sözleşmedeki cezai şart, gecikme zammı niteliğinde olup bu cezai şarta faiz işletilemez.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 29 Mayıs 2024 tarihli kararına göre asıl alacağa bağlı olan ve asıl alacağın fer'îsi niteliğindeki faiz başlangıç tarihi yönünden kesinlik sınırı, kabul edilen miktar üzerinden belirlenmelidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 24 Nisan 2024 tarihli kararına göre davacı yüklenici şirketin imzaladığı hizmet alım sözleşmesi uyarınca davalı üniversiteye ait hastanede çalışan işçiye ödediği tazminatın tamamından sorumludur.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 24 Nisan 2024 tarihli kararına göre bilinen son ücretler açısından doğru olan rapora itiraz etmeyen davacı taraf yeni araştırmalara göre ücretler değişmiş olsa da önceki raporla bağlıdır.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 20 Şubat 2024 tarihli kararına göre müteselsil kefil sıfatıyla kredi sözleşmesini imzalayan eşin bu kefaletinin dört ay sonra kurulan ipotek işlemine muvafakat ettiği sonucu çıkarılamaz.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 18 Ocak 2024 tarihli kararına göre tazminat talebinin işleyecek faizi ile birlikte tahsili talep edilmiş olup faiz türü belirtilmediğinden yasal faiz talebinde bulunulduğunun kabulü gerekir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06 Mart 2024 tarihli kararına göre meslekte kazanma gücü kayıp oranı zaman içerisinde değişmemişse de kontrol muayenesine gerek olmadığına karar verildiği anda zarar oluşmuştur.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 02 Kasım 2023 tarihli kararına göre ıslah yoluyla dava dilekçesindeki faiz türünün değiştirilmesine olanak bulunmaktadır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 09 Ocak 2024 tarihli kararına göre genel kredi sözleşmesinde limit artışları olması durumunda bu artışlardan imzası olmayan kefil sorumlu olamaz.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 26 Ocak 2024 tarihli kararına göre davanın kısmi geri alınmasında davalının açık rızasının bulunmaması durumunda davacı davasını ıslah ederek talep sonucunu
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 24 Ocak 2024 tarihli kararına göre TBK 586 hükmü emredici nitelikte olsa da kamu düzenine ilişkin olmadığından istinaf kanun yolu aşamasında tarafça ileri sürülmesi gerekir.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 17 Ocak 2024 tarihli kararına göre ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde İİK 150/ı maddesinde belirtilen tebligat usulsüz ise süresiz olarak şikayet yoluna gidilebilir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 09 Kasım 2023 tarihli kararına göre belirsiz alacak davasında bozmadan sonra yeni bir bilirkişi raporu alınması durumunda talep artırım dilekçesi verilebilir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 25 Ekim 2023 tarihli kararına göre ipotekli taşınmazın maliki üçüncü kişiye hesap özeti, tazmin talebi ya da ödeme ihtarının gönderilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 20 Kasım 2023 tarihli kararına göre asıl alacaklar bakımından gerçekleştirilen arabuluculuğun bu alacaklara ilişkin işlemiş faizi de kapsadığı kabul edilmelidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 29 Kasım 2023 tarihli kararına göre tahkim sözleşmesinin varlığı, tarafların açık tahkim iradelerinin mevcut bulunmasına bağlıdır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 20 Eylül 2023 tarihli kararına göre davacı işçi ile arabuluculuk sürecinde telefonla görüşmek ve sonunda mutabakata varmak arabuluculuk tutanağının sıhhatini etkilemez.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21 Aralık 2023 tarihli kararına göre Milletlerarası Tahkim Kanunu hükümlerine göre verilmiş karar kamu düzeni gereği iptal edilebilir.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 15 Şubat 2023 tarihli kararına göre 2918 Sayılı Kanunun madde 97 ve 99 hükümlerine göre dava açmadan önce davalıya müracaat sonradan yargılama sırasında tamamlanamaz bir dava şartı eksikliğidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08 Kasım 2023 tarihli kararına göre yabancı hakem kararına konu uyuşmazlığın Türk mahkemelerinde dava konusu olması her durumda yabancı hakem kararının tanıma ve tenfizine engel olmayabilir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 27 Eylül 2023 tarihli kararına göre yükleniciler işçiye ödenen kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak işverene karşı sorumlu olacaklardır.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 12 Haziran 2023 tarihli kararına göre ipotekli taşınmaz malikine alacaklı tarafından kredi sözleşmesindeki veya akit tablosundaki adresine noterden hesap kat ihtarının gönderilmesi gerekir.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 15 Haziran 2023 tarihli kararına göre davalı tarafından faizin başlangıcı yönünden istinaf edilmediğinden faizin başlangıcı yönünden davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 10 Mayıs 2023 tarihli kararına göre yurt dışı sözleşmesinde çalışılan ülkenin mevzuatının uygulanacağına ilişkin hüküm olduğundan ihtilafların çözümünde çalışılan ülke mevzuatı uygulanmalıdır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18 Ekim 2023 tarihli kararına göre ara karar gereğinin yerine getirilmesi mahiyetinde olan dilekçenin talep arttırım dilekçesi olarak kabulüne olanak bulunmamaktadır.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 04 Temmuz 2023 tarihli kararına göre davacıya çek ile yapılan ödemeler ifa yerine geçen ödeme mahiyetinde olduğundan davacı kur farkı adı altında bir talepte bulunamaz.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 04 Temmuz 2023 tarihli kararına göre anlaşmama tutanağının gizlilik veya beyan ve belgelerin kullanılamayacağı gerekçesiyle temerrüt oluşturmayacağının kabulü
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 05 Temmuz 2023 tarihli kararına göre yurt dışında dünya çapında dağıtımı yapılan denizcilikle ilgili günlük bir gazetede satış ilanının yapılmaması ihalenin
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 08 Mart 2023 tarihli kararına göre mal bedelinin çekince konulmadan alınması, vade farkı alacağının istenmesine engel teşkil etmez.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 29 Mart 2023 tarihli kararına göre işçi alacaklarından kaynaklı takiplerde borcun doğum tarihi dava tarihi olmayıp akdin fesih tarihidir.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 27 Mart 2023 tarihli kararına göre davacının asıl talebi alacağa ilişkin faiz başlangıcı yönünden istinaf itirazı olduğundan kabul edilen bu miktardan istinaf
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 16 Mart 2023 tarihli kararına göre kefilin sorumlu olduğu azami miktar ve kefalet tarihine ilişkin el yazısı ile yazılmış ibare bulunmadığından TBK 583 hükmü gereği
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 07 Mart 2023 tarihli kararına göre kesinleşen hesap kat ihtarnamesinin düzenlendiği tarihten, temerrüde düşülen tarihe kadar işleyen ve işleyecek faiz oranı şikayet
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 04 Nisan 2023 tarihli kararına göre bankalarda en üst düzey yönetici sıfatıyla çalışmış şube müdürü fazla çalışma ücreti talep edemez.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 06 Nisan 2023 tarihli kararına göre asıl alacağa bağlı feri nitelikte bir alacak olan faizin yürütülmesi talebinin reddi nedeniyle davalılar lehine vekalet ücreti
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22 Mart 2023 tarihli kararına göre belirsiz alacak davasında bozma kararı sonrasında da artırım dilekçesi vererek tamamlama harcı yatırmak suretiyle
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 05 Mayıs 2023 tarihli kararına göre hizmet alımı sözleşmelerinde asıl işverenin alt işverenin işçileri ile organik bağı bulunmadığından işçilerin özlük haklarından
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 15 Mart 2023 tarihli kararına göre faizin başlangıç tarihinin belirlendiği hüküm hakkında temyiz incelemesi sırasında bu husus resen gözetilemez.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 17 Ocak 2023 tarihli kararına göre kamuda sürekli işçi kadrosuna geçen işçiler için henüz doğmamış, feshe ve sözleşmenin sona ermesine bağlı alacaklar yönünden