
KİŞİSEL MALIN SATIŞINDAN ELDE EDİLEN PARANIN TASFİYE KONUSU TAŞINMAZIN BEDELİNİN TAMAMINI KARŞILANDIĞINDAN İKAME MAL KURALI GEREĞİNCE DAVANIN REDDİNE KARAR VERİLMESİ GEREKİR.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2024/2455
Karar No : 2024/10121
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1451 E., 2024/117 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 17.12.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davalı Neslihan B. vekili Av. Y.R. ile karşı taraf davacı Altuğ Noyan K. vekili Av. B.A. geldiler. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 219 uncu maddesinde edinilmiş mallar, her eşin bu mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleri olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanun'un 220 nci maddesinde de kişisel mallar sayılmış olup düzenlemeye göre, eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşyalar, mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri, manevi tazminat alacakları ve kişisel mallar yerine geçen değerler kişisel maldır.
3. 4721 sayılı Kanun’un 222 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. 4721 sayılı Kanun'un 222 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca da, bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş maldır.
4. Ayrıca, ispat yükü 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesinde de “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
5. Yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca, davalı kadın vekilinin 202 ada 44 parsel 18 nolu bağımsız bölüme yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde; Mahkemece, işbu taşınmaz yönünden davalı kadının kişisel malı olan dava dışı 195 ada 7 parsel 15 nolu bağımsız bölümün satışından elde edilen paranın kullanıldığına yönelik kabulü yerinde ise de, yapılan araştırma ve inceleme yeterli değildir. Şöyle ki, tasfiye konusu 202 ada 44 parsel 18 nolu bağımsız bölümün davalı adına 04.05.2016 tarihinde tescil edildiği, 08.03.2016 tarihli "Ü.-Y. İnşaat B. Center Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi" başlıklı belgeye göre tasfiye konusu taşınmazın satış bedelinin 200.000,00 TL olduğu, Akbank A.Ş.'ne ait 6 adet dekonta göre de davalı kadının Ü.-Y. İnşaat Şirketi'ne 10.03.2016 tarihinde 18.500,00 TL 15.04.2016 tarihinde 25.000,00 TL, 27.04.2016 tarihinde 50.000,00 TL, 27.04.2016 tarihinde 53.000,00 TL, 02.05.2016 tarihinde 52.500,00 TL, 02.11.2016 tarihinde 5.000,00 TL olmak üzere toplam 204.000,00 TL ödeme yaptığı, tasfiye konusu taşınmazın edinme değerinin daha fazla olduğuna, diğer bir deyişle tasfiye konusu taşınmaz için yukarıda açıklanan ödemeler dışında ödeme yapıldığına dair dosya kapsamında başkaca delil olmadığı, davalı kadının kişisel malı olan dava dışı 195 ada 7 parsel 15 nolu bağımsız bölümün satışından elde edilen paranın da 240.000,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. O halde, Mahkemece, davalı kadının kişisel malının satışından elde edilen paranın tasfiye konusu taşınmazın edinme bedelinin tamamını karşılandığından ikame mal kuralı gereğince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, tasfiye konusu taşınmazın edinme bedelinin daha fazla olduğu kabul edilerek karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 202 ada 44 parsel 18 nolu bağımsız bölüm yönünden BOZULMASINA,
3. Davalı kadın vekilinin bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
Duruşma için takdir olunan 28.000,00 TL vekâlet ücretinin Altuğ'dan alınarak Neslihan'a verilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
Sedat Demirtaş Sevil Kartal Harun Can Hatıran Alper Şaban Kazdal
KİŞİSEL MALIN SATIŞINDAN ELDE EDİLEN PARANIN TASFİYE KONUSU TAŞINMAZIN BEDELİNİN TAMAMINI KARŞILANDIĞINDAN İKAME MAL KURALI GEREĞİNCE DAVANIN REDDİNE KARAR VERİLMESİ GEREKİR.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2024/2455
Karar No : 2024/10121
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1451 E., 2024/117 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 17.12.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davalı Neslihan B. vekili Av. Y.R. ile karşı taraf davacı Altuğ Noyan K. vekili Av. B.A. geldiler. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 219 uncu maddesinde edinilmiş mallar, her eşin bu mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleri olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanun'un 220 nci maddesinde de kişisel mallar sayılmış olup düzenlemeye göre, eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşyalar, mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri, manevi tazminat alacakları ve kişisel mallar yerine geçen değerler kişisel maldır.
3. 4721 sayılı Kanun’un 222 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. 4721 sayılı Kanun'un 222 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca da, bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş maldır.
4. Ayrıca, ispat yükü 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesinde de “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
5. Yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca, davalı kadın vekilinin 202 ada 44 parsel 18 nolu bağımsız bölüme yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde; Mahkemece, işbu taşınmaz yönünden davalı kadının kişisel malı olan dava dışı 195 ada 7 parsel 15 nolu bağımsız bölümün satışından elde edilen paranın kullanıldığına yönelik kabulü yerinde ise de, yapılan araştırma ve inceleme yeterli değildir. Şöyle ki, tasfiye konusu 202 ada 44 parsel 18 nolu bağımsız bölümün davalı adına 04.05.2016 tarihinde tescil edildiği, 08.03.2016 tarihli "Ü.-Y. İnşaat B. Center Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi" başlıklı belgeye göre tasfiye konusu taşınmazın satış bedelinin 200.000,00 TL olduğu, Akbank A.Ş.'ne ait 6 adet dekonta göre de davalı kadının Ü.-Y. İnşaat Şirketi'ne 10.03.2016 tarihinde 18.500,00 TL 15.04.2016 tarihinde 25.000,00 TL, 27.04.2016 tarihinde 50.000,00 TL, 27.04.2016 tarihinde 53.000,00 TL, 02.05.2016 tarihinde 52.500,00 TL, 02.11.2016 tarihinde 5.000,00 TL olmak üzere toplam 204.000,00 TL ödeme yaptığı, tasfiye konusu taşınmazın edinme değerinin daha fazla olduğuna, diğer bir deyişle tasfiye konusu taşınmaz için yukarıda açıklanan ödemeler dışında ödeme yapıldığına dair dosya kapsamında başkaca delil olmadığı, davalı kadının kişisel malı olan dava dışı 195 ada 7 parsel 15 nolu bağımsız bölümün satışından elde edilen paranın da 240.000,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. O halde, Mahkemece, davalı kadının kişisel malının satışından elde edilen paranın tasfiye konusu taşınmazın edinme bedelinin tamamını karşılandığından ikame mal kuralı gereğince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, tasfiye konusu taşınmazın edinme bedelinin daha fazla olduğu kabul edilerek karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 202 ada 44 parsel 18 nolu bağımsız bölüm yönünden BOZULMASINA,
3. Davalı kadın vekilinin bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
Duruşma için takdir olunan 28.000,00 TL vekâlet ücretinin Altuğ'dan alınarak Neslihan'a verilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
Sedat Demirtaş Sevil Kartal Harun Can Hatıran Alper Şaban Kazdal