
01 EYLÜL 2023 TARİHİNDEN SONRA TTK 792 HÜKMÜ KAPSAMINDA AÇILAN ÇEK İSTİRDADI DAVASI, ARABULUCULUK DAVA ŞARTI KAPSAMINDADIR.
T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2024/1595
Karar No : 2024/9423
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 18.01.2024
SAYISI : 2024/113 Esas, 2024/298 Karar
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin elektrik malzemesi alım satımı nedeniyle ticari ilişki içinde olduğu dava dışı H. Elektrik İnş. Taah. San. Tic.-Kenan Şahin firmasından, keşidecisi M.K Mühendislik ... A.Ş. olan 30.06.2023 keşide tarihli, 1430774 seri numaralı ve 1.000.000,00 TL bedelli tacir çeki aldığını, mezkur çekin başkaca ticari münasebetlerden ötürü kargo aracılığıyla K. Elektrik adlı firmaya gönderildiğini, aradan geçen uzun süreye rağmen çekin ilgili firmaya teslim edilmediğini ve akıbeti hakkında bir bilgi olmaması nedeniyle Elazığ 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2023/65 E. sayılı dosyasında ödemeden men yasağı talepli çek iptali davası açtıklarını, Mahkemece çek hakkında ödeme yasağı kararı verildiğini, karara rağmen davalı B. Yapı Malzemeleri ... Ltd. Şti. tarafından çekin Yapı Kredi Bankası'na ibraz edildiğini, davalının çeki nasıl iktisap ettiğinin bilinmediğini, müvekkilinin söz konusu şirketle herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesiyle durumun anlaşılacağını, konuyla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayette bulunulduğunu ve soruşturmaya devam edildiğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 792 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca dava konusu çekin istirdadı ile müvekkiline iadesine karar verilmesi ve ayrıca davalı ile herhangi bir ticari ilişkisi bulunmayan müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın menfi tespit ve istirdat talebine ilişkin olduğu, dava açılmadan önce arabulucuya başvurma şartının bulunduğu, 01.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren 7445 sayılı İcra İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümleri (7445 sayılı Kanun) ile 6102 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının 01 Eylül 2023 tarihinden itibaren dava şartı olduğu, somut olayda davanın 18.09.2023 tarihinde arabulculuğa başvurulmadan açıldığı, dava dilekçesi ve eklerinde arabuluculuk son tutanağının aslı veya arabulucu tarafından onaylı suretinin sunulmadığı gerekçesiyle 6102 sayılı Kanun'un 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabulucuk Kanununun (6325 sayılı Kanun) 18/A maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, davanın dava şartı yokluğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın 18.09.2023 tarihinde açıldığı, dava dilekçesinde davacı tarafça dava açılmadan önce arabulucuya başvurduğuna dair bir ibare bulunmadığı gibi, dava dilekçesine arabuluculuk tutanağının eklenmediği, arabuluculuk son oturum tutanağının 29.09.2023 tarihli dilekçe ekinde sunulduğu, yapılan incelemede Elazığ Arabuluculuk Bürosunun 2023/442 büro dosya ve 2023/107443 arabuluculuk numaralı son oturum tutanağına göre arabulucuya 21.09.2023 tarihinde başvurulduğu ve 28.09.2023 tarihinde son oturum tutanağı düzenlenerek arabuluculuk sürecinin tamamlandığı, buna göre davacının zorunlu arabuluculuk süreci tamamlanmadan davanın açıldığı, Mahkemece, re'sen gözetilmesi gereken ve sonradan tamamlanabilir nitelikte olmayan dava şartına ilişkin 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrası ve 6325 sayılı Kanunun 18/A maddesinin ikinci fıkrası gözetilerek davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, harici araç satım sözleşmesine dayalı cebri tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6102 sayılı Kanun'un 5/A maddesinin birinci fıkrası ve 6325 sayılı Kanun'un 18/A maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 25.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
Dudu İrem Toros Dr. Orhan Sekmen Mehmet Tunç Mikail Özdemir İsmail Yavuz
01 EYLÜL 2023 TARİHİNDEN SONRA TTK 792 HÜKMÜ KAPSAMINDA AÇILAN ÇEK İSTİRDADI DAVASI, ARABULUCULUK DAVA ŞARTI KAPSAMINDADIR.
T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2024/1595
Karar No : 2024/9423
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 18.01.2024
SAYISI : 2024/113 Esas, 2024/298 Karar
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin elektrik malzemesi alım satımı nedeniyle ticari ilişki içinde olduğu dava dışı H. Elektrik İnş. Taah. San. Tic.-Kenan Şahin firmasından, keşidecisi M.K Mühendislik ... A.Ş. olan 30.06.2023 keşide tarihli, 1430774 seri numaralı ve 1.000.000,00 TL bedelli tacir çeki aldığını, mezkur çekin başkaca ticari münasebetlerden ötürü kargo aracılığıyla K. Elektrik adlı firmaya gönderildiğini, aradan geçen uzun süreye rağmen çekin ilgili firmaya teslim edilmediğini ve akıbeti hakkında bir bilgi olmaması nedeniyle Elazığ 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2023/65 E. sayılı dosyasında ödemeden men yasağı talepli çek iptali davası açtıklarını, Mahkemece çek hakkında ödeme yasağı kararı verildiğini, karara rağmen davalı B. Yapı Malzemeleri ... Ltd. Şti. tarafından çekin Yapı Kredi Bankası'na ibraz edildiğini, davalının çeki nasıl iktisap ettiğinin bilinmediğini, müvekkilinin söz konusu şirketle herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesiyle durumun anlaşılacağını, konuyla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayette bulunulduğunu ve soruşturmaya devam edildiğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 792 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca dava konusu çekin istirdadı ile müvekkiline iadesine karar verilmesi ve ayrıca davalı ile herhangi bir ticari ilişkisi bulunmayan müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın menfi tespit ve istirdat talebine ilişkin olduğu, dava açılmadan önce arabulucuya başvurma şartının bulunduğu, 01.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren 7445 sayılı İcra İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümleri (7445 sayılı Kanun) ile 6102 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının 01 Eylül 2023 tarihinden itibaren dava şartı olduğu, somut olayda davanın 18.09.2023 tarihinde arabulculuğa başvurulmadan açıldığı, dava dilekçesi ve eklerinde arabuluculuk son tutanağının aslı veya arabulucu tarafından onaylı suretinin sunulmadığı gerekçesiyle 6102 sayılı Kanun'un 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabulucuk Kanununun (6325 sayılı Kanun) 18/A maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, davanın dava şartı yokluğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın 18.09.2023 tarihinde açıldığı, dava dilekçesinde davacı tarafça dava açılmadan önce arabulucuya başvurduğuna dair bir ibare bulunmadığı gibi, dava dilekçesine arabuluculuk tutanağının eklenmediği, arabuluculuk son oturum tutanağının 29.09.2023 tarihli dilekçe ekinde sunulduğu, yapılan incelemede Elazığ Arabuluculuk Bürosunun 2023/442 büro dosya ve 2023/107443 arabuluculuk numaralı son oturum tutanağına göre arabulucuya 21.09.2023 tarihinde başvurulduğu ve 28.09.2023 tarihinde son oturum tutanağı düzenlenerek arabuluculuk sürecinin tamamlandığı, buna göre davacının zorunlu arabuluculuk süreci tamamlanmadan davanın açıldığı, Mahkemece, re'sen gözetilmesi gereken ve sonradan tamamlanabilir nitelikte olmayan dava şartına ilişkin 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrası ve 6325 sayılı Kanunun 18/A maddesinin ikinci fıkrası gözetilerek davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, harici araç satım sözleşmesine dayalı cebri tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6102 sayılı Kanun'un 5/A maddesinin birinci fıkrası ve 6325 sayılı Kanun'un 18/A maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 25.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
Dudu İrem Toros Dr. Orhan Sekmen Mehmet Tunç Mikail Özdemir İsmail Yavuz